Romantik İlişki Süreci
1. HAYIR DİYEBİLMEK
A. NEDEN BU KADAR ZOR HAYIR DİYEBİLMEK?
Çoğu insan onların isteklerine olumsuz yanıt verdiğimizde bunu reddetmek olarak algılıyor ve biz de ‘hayır’ demekten çekiniyoruz. ‘Hayır’ dediğimizde ilişkimizin gidişatının olumsuz değişeceğini düşünerek endişe duyarız ancak bu sınırları düzgün çizilmiş sağlıklı bir ilişkide olası bir durum değildir. ‘Hayır’ demek kültürel açıdan bizi bencil gösterir diye de çekinebiliyoruz. Ayrıca herkes ile iyi olmak ‘hayır’ dememekten geçer gibi yanlış algılamalarımızda oluyor. ‘Hayır’ dememek kişinin kendine olan saygısının azalmasına, yaşama ve insanlara yönelik gerginliğinin artmasına neden olabiliyor. Aşırı gerginlik aşırı bir davranışı getirdiğinde, birey kendini haksız hissediyor.
B. HAYIR DİYEBİLMEK NEDEN ÖNEMLİ?
Yaşantımıza yönelik kararları, kendimiz vermeliyiz ve bu kararı verirken doğru zamanlarda ‘hayır’ dememiz gerekiyor. Çünkü bir süre sonra yaşantınızı kontrol edememeniz, istediğiniz şeylerin yaşantınızda yer alamamasına neden olabilir. Gerektiğinde ‘hayır’ demek kendinize yönelik saygınızı anımsatır. Bu durum romantik ilişkilerinizi etkileyebilir ve o ilişkide bir rolünüzün olmadığına yönelik önemsizliğe dair duygular hissedebilirsiniz.
İlişkilerde hata yapmamak için ya da o ilişkiyi bozmamak için çoğunlukla karşı tarafa hayır diyemiyoruz. Oysaki insanların mükemmel olanı değil, kendisi gibi hata yapabileni daha kabul ettiğini göreceksiniz. Önemli olan hayır dememek değil, neden hayır dediğinizi anlatabilmek. Böylelikle insanlar sizin sınırlarınızı bilecekler ve daha sağlıklı bir iletişim şekliniz olacaktır.
C. NASIL HAYIR DİYECEKSİNİZ?
Çoğumuz hayır kelimesini duymayı ya da söylemeyi sevmiyoruz. O halde hayır kelimesini kullanmak yerine ben dilini kullanarak hayır demiş olabilirsiniz. Yapmak istemediğiniz davranışı tanımlayın, kendi gerçeğinizi ve duygularınızı anlatın. Yapmak istemediğiniz davranışı yaptığınızda kendinizi nasıl hissedeceğinizi izah edin. Örneğin; ‘Benden bunu yapmamı istiyorsun ve ben bu istediğini yaparsam kendimi mutsuz hissedeceğim’ gibi bir söylem kendinizi anlatmak konusunda yardımcı olabilir. İnanın, hayır demenizin nedenlerini söyleyebildikten sonra hayır demek zor bir iş değildir. Ayrıca hayır demek insanı reddetmek değil. O ilişkide kendinizi açık bir şekilde var etmeniz ve samimi olmanız anlamına gelir.
2. BEN OLMADAN BİZ OLMA !!!
‘Biz olmak’ oldukça kulağa hoş gelen bir cümle ancak bir ilişkide bireylerin önce ‘ben’ olmayı kavramaları gerekiyor. Örneğin; ilişkilerinde romantik olabilmek için çok çabalayan birinin daha sonradan tükenmesi buna net bir örnek diyebilirim. Romantik ilişkilerde yapılan en büyük hatalardan biri kişilerin ‘biz’ olabilmek adına ‘ben’ kimliklerinden vazgeçmesidir. O nedenle romantik ilişkiler için doğru sloganın ben değil biz olalım değil, iki kişi olarak bir olun ama yine iki olarak kalmaya devam edin.
3. KISKANÇLIK
A. İKİLİ İLİŞKİLERDE KISKANÇLIK NASIL ORTAYA ÇIKAR?
Aşırı kıskançlık, kıskanılan kişiyi rahatsız ettiği kadar kıskanan kişiyi de rahatsız etmektedir. Kıskançlığı tetikleyen geçmiş yaşantılarımız ve negatif düşüncelerimiz olabilir.
Hem kıskançlık duygusunun kendisi, hem de buna eşlik eden düşünce ve düşüncelerin tetiklediği davranışlar kişinin hayatını çekilmez bir hale sokabilir. Elbette kıskaçlığın hedef aldığı diğer kutup olan kıskanılan kişi için de durum pek iç açıcı olmaz. Eğer duygu zarar verme noktasında yaşanıyorsa, kıskanç kişi mutlaka tedavi görmelidir.
B. KISKANÇLIK ÇOK TEHLİKELİ
Kıskançlık ilişkimiz için tehlikelidir. Doğal akışı görmek yerine kıskançlığa odaklanmak olayları doğru tahlil edememe ve ilişki yönetimini sağlayamamaya neden olur. İlişki açısından tehlikeli olan kıskançlıktan kurtulmak için ilişkide kuralları belirlemek oldukça önemlidir. İlişkide kıskançlık olduğunda çiftlerin beklentilerini ve fikirlerini açık bir şekilde ifade etmesi süreç için çok önemlidir. Bu fikirler ışığında iki tarafında kabul edeceği kuralları belirlemek ve bunlara benlik sınırlarımızı zorlamadan uymak iyi bir çözüm olacaktır. Ayrıca kıskançlık çoğu zaman gündelik yaşantımızda ortaya çıkmaktadır. Beklentilerimizle ve bu beklentilere ulaşamamış olmak kıskançlığın temelini oluşturur diyebiliriz. Burada çiftlerin yapması gereken beklentilerin ardından oluşan hayal kırıklığını anlamak ve tarafların önemsendiklerini birbirlerine göstermesi gerekmektedir. Kıskançlık üzerine konuşulduğunda bazen olumsuz yanlar çok fazla çıkabilir. Buna ek olarak olumlu yanları da konuşmak iyi bir fikir olabilir. Böylece sevdiğiniz yönlerle ilişkinizin temel olumlu duygularını keşfedebilirsiniz.
C. ÇOK KISKANAN ÇOK MU SEVER?
İnsanın sevdiği kişiye yönelik duygularının yoğun olması hatta kaybetmekten korkması gayet doğaldır ancak çiftler, birbirlerinin benliklerine saygı göstermeliler. Belirli ölçülerde olan kıskançlık duygusu karşı tarafı hoşnut edebilir ama aşırı kıskançlık çok sevmeden kaynaklanan bir duygu değildir. Bunun altındaki nedenler güvensizlik, özgüvene dair sorunlardan kaynaklanabilir ve sağlıksız bir durumdur.
D. KISKANÇLIK DUYMAK İSTEMİYORUM
Kıskançlığın üstesinden gelmek ilişkideki bağları kuvvetlendirmek için güven çok önemlidir. Gerçek sevginin göstergesi de güven ve ötekine duyulan saygıdır. Bu iki kavram çiftler arasındaki ilişki bağını güçlendirir ve sağlıklı bir ilişki sürecinin olmasını sağlar. Güven sorununun nereden kaynaklandığını tespit etmek önemlidir. İlişkilerde kıskançlık genellikle bazı şeylerin eksikliğinden dolayı ortaya çıkmaktadır. İlişkide güvene ve netliğe önem vermek, iletişimi daha kaliteli hale getirecektir. O nedenle kıskançlığa değil altındaki gerçek duyguya sahip çık.